Av. Azim Burak Yel: "Noterden Geri Dönmeyin"

Ülkemizde artan araç fiyatlarıyla birlikte artık en çok rağbet gören sektörlerin başında ikinci el araç sektörü geliyor. Önce pandemi dönemi,  sonrasında tüm dünyada yaşanan çip krizi derken ülkemize giren sıfır araç sayısı azalmış ve sıfır araç sektörü tüketicinin talebini karşılayamaz duruma gelmiştir. Bu durum ikinci el araç piyasasının hareketlenmesine sebep olmuş ve bu sektörde ticarete ciddi bir ivme kazandırmıştır.

Sektörde artan ticaret hacmi birçok sorunu da beraberinde getirmiştir. Sektörün güncel sorunlarının başında ‘araç satış sözleşmesi yapmamak’ gelmektedir. Sözleşme yapmadan yapılan araç alım-satımlarında yaşanan sorunlara örnek vermek gerekirse;

1- Araç fiyatlarının ülkemizde bir gecede %10 arttığı düşünülürse aracın gerçek bedeli bir sözleşme ile taraflarca sabitlenmediğinde gönderilen kapora bedeline rağmen araç sahipleri sonradan fiyat yükseltebilmekte ve bu durum tarafların mağduriyetine yol açmaktadır. Aynı zamanda bazen de kapora bedeli elden verilmekte ve anlaşmanın sonradan bozulması ile karşı tarafa ödeme yapıldığının ispatı çok zora girmektedir. Oysaki kapora bedeli ödenmeden önce sözleşme yapıldığında satıcı sözleşmede yazan bedelin üzerine fiyatı çıkartamayacak ve kapora bedelini almadığını iddia edemeyecektir. Araç satış sözleşmesine mutlaka ödeme şekline ilişkin; satış bedeli, alınan kapora, peşinat, kalan miktar gibi kalemler yazılmalıdır.

2 - Araçta mevcut darbe, boya, onarım gibi mevcut durumları sözlü olarak söylenip alıcının bilgisi dahilinde olsa da mevcut durum sözleşme ile sabit olmadığında aracı satan kişiler satış sonrasında aleyhlerinde araçtaki ayıptan kaynaklı açılmış davalar ile karşılaşabilmektedirler. Sonrasında dava masrafları, yargılama giderleri, karşı taraf avukat vekalet ücreti, araçtaki ayıbın bedeli oranında tazminat derken üç kuruş kazanmak için yaptıkları ticaretten fazlasıyla zararlı çıkabilmektedirler. Hukuken alıcının bildiği ayıplardan ötürü satıcının sorumluluğu ortadan kalkmaktadır. Ancak alıcının ayıpları bildiğini ispat yükü satıcıdadır. İspatlayamazsa alıcının ayıpları bilmediği varsayılır. Noter satış sözleşmesinde yer alan genel ifadeler ise satıcının sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu sebeple taraflar aralarında araç satış sözleşmesi yapıp aracın anlaşmaya uygun olarak eksiksiz bir şekilde alıcıya teslim edildiğine dair bir madde koymalı, araç hakkında hazırlatılan ekspertiz raporu da bu sözleşmenin ekine eklenmelidir.

3 -Bilindiği üzere taraflar vergisel yükümlülüklerden kaynaklı olarak noter satış sözleşmesine çoğu zaman aracın gerçek satış bedelini yazdırmamaktadırlar. Taraflar araç satış sözleşmesi yaparak eksik ödeme veya araca sonradan gelecek haciz, rehin vs. gibi borç kaynaklı şerhlerin de önüne geçerler.

Bu sebeple 2.el alım-satım işi ile uğraşan kişilere tavsiyemiz, yaptıkları araç alım-satımını bir sözleşme ile bağlayıcı (cezai şart vs.) hale getirmeleridir. Tarafların cezai ve hukuki sorumluluğunu doğrudan ilgilendiren araç alım-satım sözleşmelerinin hazırlanması ve bu konuda yaşanacak ihtilaflardaki davalarda hak kaybı yaşanmaması adına alanında uzman bir avukat ile çalışmaları önem taşımaktadır.

Av. Azim Burak Yel'den danışmanlık alabilirsiniz.

Telefon: 0 (532) 317 43 85

Önceki Haber

Sonraki Haber

İletişim



Koza Mah. Turhan Cemal Beriker Bulv. 652/A Seyhan/Adana


0546 112 11 18   0850 840 62 26